Hayatımız boyunca dış dünyayı değiştirmeye yönelik arzularımız olur. Daha adil bir toplum, daha huzurlu bir çevre ya da daha anlamlı ilişkiler kurma isteği gibi... Ancak çoğu zaman, bu değişimlerin temel kaynağını gözden kaçırırız: Kendimiz. Çünkü dünya, bizim onu algılama şeklimiz kadar büyüktür ve onun bizimle etkileşimi, içsel dünyamızın yansımasıdır.
Düşünün, bir aynaya bakıyorsunuz ve yansımanızın gülmesini istiyorsunuz. Ancak siz somurturken, aynadaki yüzün gülmesini beklemek ne kadar mümkün olabilir? Gerçek şu ki, ayna sizin duygularınızı sadece yansıtır. Dünya da aynıdır; sizin iç dünyanızın yansıması olarak sürekli sizinle şekillenir.
Bir birey olarak değişim, farkındalıkla başlar. Duygularınızı, düşüncelerinizi ve davranışlarınızı değiştirdiğinizde, çevrenizdeki insanların size olan yaklaşımı da değişir. Daha sevgi dolu, daha anlayışlı ya da daha sabırlı olduğunuzda, bu duygular çevrenizdekilere de bulaşır. Sevgiyle yaklaştığınız bir birey, genellikle sevgiyle karşılık verir. Bu bir domino etkisi yaratır: Sizdeki değişim, çevrenize; çevrenizden daha geniş bir topluluğa yayılır.
Bir örnek verelim: Yıllardır olumsuz bir bakış açısına sahip bir kişi olduğunuzu düşünün. Her fırsatta eleştiriyor, olayların kötü yönlerini görüyor ve bu enerjiyi çevrenize yayıyorsunuz. Ancak bir gün farkındalık kazanıyorsunuz. Kendinizi yeniden şekillendirmeye karar veriyorsunuz. Olumsuzluk yerine çözüm odaklı düşünmeye, eleştiri yerine takdir etmeye başlıyorsunuz. İlk başta çevrenizdeki insanlar şaşıracaktır. Ama zamanla, sizin olumlu enerjiniz onların da davranışlarını etkiler. Bu değişim dalga dalga yayılır ve siz farkına varmadan dünya, sizinle birlikte daha olumlu bir yer haline gelir.
Kendimizi değiştirmek için atacağımız adımlar küçük olabilir:
Her sabah şükretmek için birkaç dakikanızı ayırabilirsiniz.
Kendinize ve çevrenize karşı daha nazik olmayı deneyebilirsiniz.
Yargılamadan dinlemeyi öğrenebilir ve empati kurmayı seçebilirsiniz.
Bunlar küçük adımlar gibi görünse de, uzun vadede büyük dönüşümler yaratır. Unutmayın, dünya bir ayna gibidir. Eğer sevgi, barış ve anlayış görmek istiyorsanız, önce bu duyguları içinizde yaratmalısınız. Çünkü kendinizi değiştirdiğinizde, dünya da sizinle birlikte değişir.
Belki de bugün, ilk adımı atmak için en uygun gündür. Ne dersiniz?
Comments